- miras kalmak
- to inherit, to pass to
İngilizce Sözlük Türkçe. 2010.
İngilizce Sözlük Türkçe. 2010.
miras yemek — 1) kendine miras kalmak Erkek çocuk ne kadar miras yerse kız çocuk da o kadar miras yer. F. R. Atay 2) kendine kalan mirası tüketmek Son zamanlarda İzmir deki gazinocu bir amcasından beş bin liralık bir de miras yemişti. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
kalmak — nsz, ır 1) Olduğu yeri ve durumu korumak, sürdürmek Sıkı sıkı kucakladı ve öylece kaldı. T. Buğra 2) Zaman, uzaklık veya nicelik belirtilen miktarda bulunmak Arabada yalnız dört çocuk kalmıştı. O. C. Kaygılı 3) de Konaklamak, konmak Hemen… … Çağatay Osmanlı Sözlük
intikal etmek — 1) yer değiştirmek Sonra bahis yine sempati meselesine intikal etti. H. C. Yalçın 2) anlamak, kavramak 3) miras olarak babadan çocuğa kalmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
tevarüs etmek — 1) mal vb. miras olarak birinden diğerine kalmak 2) kalıtım yoluyla birinden diğerine geçmek … Çağatay Osmanlı Sözlük